· Bize Yazın  
Bulutsu
Evrenin HaritasıGüncel HaberlerGezegen AvıSoluk Mavi NoktaBulutsu GözlemeviGökbilim Terimleri SözlüğüGünün Gökbilim Görüntüsü
 
Kepler Yöneticisinden Son Bilgiler

11 Kasım 2009

-

Roger Hunter'dan Son Bilgiler,
Kepler Proje Müdürü,
NASA Ames Araştırma Merkezi

Kepler'in bilimsel veri toplama evresi başladığından beri haftada iki kez uzay aracının sağlığını kontrol ediyor, ayda bir kez de bilimsel verileri indiriyoruz. Güncellemeler ise iki haftada bir gönderiliyor.

5 Kasım 2009 - Proje Müdüründen Son Bilgiler

18-19 Ekim tarihlerinde Kepler bir diğer bilimsel veri yüklemesini daha tamamladı. Bu yüklemede, bir aylık bilimsel veri NASA'nın Derin Uzay Ağı üzerinden Ames Araştırma Merkezi'ndeki Bilimsel Faaliyetler Merkezi'ne aktarıldı. Yükleme tamamlandıktan sonra, Kepler uzay aracı bilgi toplama konumuna geri döndü ve bir diğer bilimsel veri toplama döngüsü başladı.

Kepler uzay aracı yörüngesinde ilerleyip bilimsel veri toplarken, Ames Araştırma Merkezi'ndeki Kepler ekibi de verileri işledikleri ardışık düzen yazılımı üzerindeki çalışmalarını sürdürüyor. Yaptıkları çalışma, Kepler'in ilk bilimsel keşfinin, yani daha önce keşfedilmiş güneşdışı gezegen HAT-P-7 b ile ilgili örtülme olayının kamuoyuna açıklanmasını sağladı. Bu keşif, Kepler aygıtlarının hassasiyetini ve aracın Dünya büyüklüğünde bir gezegenin geçişi ile uyumlu sinyalleri tespit etme yeteneğini göstermiş oldu. Buna ek olarak, faaliyetlerin başladığı 12 Mayıs tarihinden beri toplanan verilerden elde edilen sonuçlar, Kepler Bilim Ekibi'ne takip gözlemleri yapma ve muhtemelen teyit edilmek üzere bir kaç gezegen adayı seçme imkânı sağladı. Bu birkaç gezegenin onaylanması ile ilgili duyurunun NASA tarafından Ocak 2010'da Washington DC / ABD'de yapılacak Amerikan Gökbilimciler Derneği (AAS) toplantısı ile bağlantılı olarak yapılması bekleniyor.

-
Dünya büyüklüğünde gezegenler bulmak, ölçümlerin doğasında var olan arka plan gürültülerine karşı çok zayıf geçiş sinyallerini tespit edebilmeyi gerektiriyor. Kepler'deki gürültü kaynakları üç ana sınıfta toplanmakta: Yıldız değişkenliği, rastgele gürültüler ve düzenli gürültüler.

Yıldız değişkenliği, yıldızların kendi parlaklıklarında meydana gelen doğal dalgalanmadır. Bazı yıldızlar diğerlerinden çok daha fazla değişkendir; bu nedenle Kepler ekibi ışık eğrilerini incelemek ve hangi yıldızların gezegen bulmak için yeterince sessiz olduğunu belirlemek zorundadır. Hedef listesinde yer alan çok gürültülü yıldızlar giriş kataloğundaki başka yıldızlarla değiştirilebilirler.

Rastgele gürültüler tüm ölçümlerde mevcuttur ve giderilemezler. Bu nedenle de, Kepler uzay aracının sistemleri tasarlanırken rastgele gürültüleri düşük bir seviyede tutabilmek için çok katı şartlar konulmuştu. Uzaydayken alınan ölçümler, Kepler'in rastgele gürültü ile ilgili şartları yerine getirdiğini göstermektedir.

Düzenli gürültüler ölçüm araçlarının kusurlu yapılarından ileri gelir. Bu tür gürültüler aygıtların yapılan ölçüm üzerine konulan "parmak izleri" gibidir ve ölçüm sonrası yerde yapılan işlemler sırasında ince ayar yapılarak ayıklanmalıdır. Düzenli gürültüler aygıtların kendine has özelliklerinden kaynaklandığından, iyi bir ayıklama işlemi gürültü kaynaklarının tanımlanıp, uzayda yapılan ölçümler temel alınarak modellenmesini gerektirmektedir. Kepler ekibi, fırlatma işleminden beri birçok düzenli gürültü kaynağını ince ayar yapıp veriler içerisinden ayıklayacak bir yer yazılımı üzerinde çalışıyor ve bu iş birkaç ay daha sürecek. Düzenli gürültüler ayıklandıkça daha zayıf geçiş sinyalleri tespit edilebilmektedir. Uzay aracından alınan veriler, yazılımın olgunlaşmasıyla sürekli olarak tekrar işlemden geçirilecek ve gittikçe daha küçük gezegenler ortaya çıkarılabilecektir. Bu normal bir süreçtir ve fırlatma öncesinden bu yana Kepler planının bir parçası olmuştur. Şans eseri, mevcut düzenli gürültü kaynaklarından en kötüleri Kepler'in görüş alanının yalnızca küçük bir kısmını etkilemektedir. Bu sayede, görüş alanının büyük bir kısmında ince ayarlar erkenden tamamlanarak, küçük boyutlu gezegenlerin daha çabuk tespit edilebilmesine imkân sağlanacaktır.

Gezegenlerin tespiti, her bir yörünge süresinde yalnızca bir kez meydana gelen en az üç geçiş gerektirir. Güneş benzeri yıldızların yaşama elverişli kuşaklarında dolanan Dünya benzeri gezegenlerin tespitinde ise, ihtiyaç duyulan bu üç geçiş üç-dört yıl sürecektir. O nedenle, bu keşifler ancak önümüzdeki birkaç yıl içerisinde gerçekleşebilecektir. Güneşimizden daha küçük yıldızlar etrafında yer alan yaşama elverişli kuşaklar daha kısa süreli yörüngeler gerektirdiğinden, bu tür düşük kütleli yıldızların etrafında Dünya büyüklüğünde gezegenler bulunması büyük bir olasılıkla daha kısa sürede gerçekleşecektir.

Kepler uzay aracının faaliyetleri devam ederken, Kepler Bilim Ekibi Ocak ayındaki AAS toplantısına yetiştirilmek üzere Kepler ve elde edilen ilk sonuçlarla ilgili bildiri ve sunumlar hazırlamakla meşgul. Yine Ocak ayında, hem Science Magazine hem de Astrophysical Journal dergilerinin özel sayıları yayımlanacak ve ilk dergide üç genel araştırma yazısı, ikinci dergide ise projenin teknik yönleri ile ilgili birkaç araştırma yazısı çıkacak. AAS toplantısı yaklaştıkça, Kepler verilerinden bazılarının kamuoyuna açıklanması da yaklaşmakta ve Kepler ekibi bundan mutluluk duymaktadır. Kepler projesinin devreye alma dönemi ile altı haftalık bilimsel faaliyetleri sırasında toplanan verilerin işlenmesi tamamlanmış olup, Baltimore - Maryland / ABD'de bulunan Uzay Teleskobu Bilim Enstitüsü'nün arşivlerine gönderilmiştir. Bilim Ekibi üyeleri, devam eden araştırmaları için verilere buradan ulaşılabilecek ve bu ilk veriler, Haziran 2010'dan itibaren de halka açılacaktır.

cizgi

Bu makale "http://kepler.nasa.gov/about/manager.html" adresinden çevrilmiştir.

© Gezegen Avı (Planet Quest) sitesinde yer alan tüm makale, haber ve görsellerin - aksi belirtilmedikçe - telif hakları Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü / Jet İtiş Gücü Laboratuvarı (JPL)'na aittir.
Çeviri ve Düzenleme
Murat TUNÇAY - Tahir ŞİŞMAN
Site Meter